Koza Gıda, 17 ülkede yer alan 92 farklı firmadan, 900’e yakın ürün tedarik ediyor. Bu ürünler arasında yer alan; Tabasco acı sos ve Mövenpick dondurmalarının Türkiye’ye ithalatını ve dağıtımını da yapıyor. Koza Gıda Genel Müdürü Levent İşeri, sorularımızı yanıtladı.
– Sayın Levent İşeri, Koza Gıda’nın kuruluş öyküsünü ve faaliyet alanlarınızı anlatabilir misiniz?
Koza Gıda 1994 yılında iki ortak ile kurulan ve bugün geldiği noktada, sektörün ithal gıda konusunda lider markası olarak 25.yılını kutlayan çeyrek asırlık bir firma.
Koza Gıda, dünya lezzetlerinin Türkiye’ye açılan kapısı olarak tarif edilebilir. 17 ülkede yer alan 92 farklı firmadan, 900’e yakın ürün tedarik ediyor. Bu ürünler arasında yer alan; Tabasco acı sos ve Mövenpick dondurmalarının Türkiye’ye ithalatını ve dağıtımını da yapıyor. 25 yıl boyunca çok iyi yetişerek, kendini sürekli geliştirerek ilerleyen bir firma olarak, yıllar boyu sektöre öncülük ederek, Türkiye Gastronomi Sektörü’nün gelişimine katkı sağlamıştır.
-Profesyonellere hitap eden bir ürün portföyünüz var. Ürün gruplarınızı okuyucularımıza tanıtır mısınız?
Koza Gıda sektördeki konumu ve çeyrek asırlık deneyimiyle, ayakları yere sağlam basan, sektörün kalbinde ve gastronomi dünyasına dair aranan her şeyin bulunabildiği bir firma. Koza Gıda sektördeki tecrübesi ve müşterilerinin taleplerini de göz önünde bulundurarak farklı ve yenilikçi ürün gamıyla dikkati çekiyor.
Tex-Mex, İtalyan, Japon, Çin, Tayland, Fransız ve diğer dünya mutfaklarında kullanılan 900’e yakın ürünü müşterilerine sunarak, her gün daha ileriye ve daha yeniye doğru bir hareket içerisinde olan bir marka haline geldi ve her gün daha da ileriye gidiyor. Bu bilgi, deneyim ve güçle Chefline markasıyla kendi geliştirdiği ürünleri müşterilerine sunuyor.
Tüm Türkiye’de 50 kişilik satış ekibi ile 5.000 noktaya ürün sevkiyatı gerçekleştiriyoruz. 7.000 metrekarelik kapalı alan ve 6.500 palet kapasitesi bulunan ana deposunda soğuk, donuk, dondurma, çikolata ve kuru ürünleri depoluyoruz.
-Ürün gruplarınız içinde ithal ürünler fazla yer tutuyor. Hangi ülkelerden hangi ürünleri ithal ediyorsunuz?
Amerika Birleşik Devletleri, Almanya, Belçika, Çin, Fransa, İngiltere, İsviçre, İtalya ve Tayland başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinden dünya mutfağının en lezzetli ürünlerini Türkiye Gastronomi Sektörü ile buluşturuyoruz.
-Tüketici ile yeni buluşan ya da yeni buluşmaya hazırlanan ürünleriniz var mı?
Koza Gıda bu sene kendi markası Chefline’ı yaratarak sektörde farklı bir kimlikle de yer almaya başladı. Chefline markalı ürünlerini sektörün beğenisine sunarak, dünya mutfağı lezzetlerini kendi markası altında sektörle buluşturmaya başladık. Chefline markası adı altında sektörle buluşan birçok ürünümüz oldu ve sektöre kazandıracağımız birçok ürünümüz de olacak.
-Ürünlerinizi profesyonellere nasıl tanıtıyorsunuz?
Profesyonel şefler için tekdüzeliğin sınırlarını esnetmeye çalışıyoruz. Şeflerin hayallerini tabakta sunabilmeleri, hayatlarını kolaylaştırıp yaptıkları işten keyif alabilmelerini sağlıyoruz. Yemek aslında başlı başına bir seyahattir, deneyimdir. Bizim amacımız işte bu deneyimi özel kılmanın yollarını bulmaktır.
25 yıldır bu yemek yolculuğuna bilet niteliğinde ürünler sunuyoruz. Keşfetmekten alınan keyfi ve deneyimi hep canlı tutmak için çalışıyoruz.
Bünyemizde bulunan Koza Live mutfak ve şeflerimiz ürün ve reçeteler geliştirmektedir. Düzenli olarak mutfağımızda gastronomi trendlerine uygun uygulamalar yapıyoruz. Ayrıca müşterilerimize birebir çözümler geliştirerek, mönü danışmanlığı yapıyoruz.
Son olarak, 25 yıllık tecrübemizle ürün reçeteleri geliştirerek Chefline markamız adı altında Türkiye’de Koza Gıda’ya ait ürünler yaratıyoruz.
-“Sektöre sunduğunuz ürünlerin ortak noktası nedir” desek ne söylersiniz?
Dünyadaki akımları takip ediyor, müşterilerin ihtiyaçlarını belirleyerek her gün kendimizi yenilemeyi amaç ediniyoruz. En kaliteli ürün ve markaları bularak, onları müşterilerimizle buluşturuyoruz. Müşterilerimiz ve tedarikçilerimizle birlikte çalışarak aslında herkesin kendi işini büyütmesini, farklılaşmasını, ihtiyaçlarını karşılamasını hedefliyoruz. Yurtdışındaki gastronomi trendlerini ve fuarlarını takip ediyor, müşterilerimizin talepleri doğrultusunda onların vizyonlarını gerçekleştirmek için yardımcı olmaya çalışıyoruz.
Yaptığımız işin başarısının kaynağı, dünyanın en iyi ve kaliteli markalarından oluşan ürün portföyümüzün sürekli olarak getirilmesi diyebiliriz. Müşterilerimizden aldığımız talepler doğrultusunda en iyi ürünleri en iyi fiyatlarda tedarik etmek temel amacımızdır.
Ayrıca, portföyümüzde yer alan tüm ürünler ekibimizde yer alan şefler tarafından Koza Live mutfağımızda değerlendirilir. Biz şöyle diyoruz; “Koza Gıda’da her tabak gerçek bir mutfaktan çıkar.”
-Gıda güvenliği ile ilgili görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
Gıda güvenliğine önem veren bir firmayız. Dünya mutfağının en sevilen lezzetlerini; gıda güvenliğinden, kaliteden, insan sağlığından ve mutlu müşteri ilkelerinden ödün vermeden; müşterileri ile buluşturmayı ilke ediniyoruz. BRC standartlarını temel alarak oluşturduğumuz sistemimizle, 2018 yılında BRC Depolama ve Sevkiyat Standardı sertifikamızı aldık. Sahip olduğumuz BRC Depolama ve Sevkiyat Standardı ile tüm aşamalarda kalite ve gıda güvenliğinden ödün vermeden kontroller sağlamaktadır.
İstanbul Yassıören’de bulunan depomuza ek olarak, bu sene Antalya’da ve Bodrum’da da müşterilerimize daha hızlı ve kaliteden ödün vermeden hizmet verebilmek için depo ve sevkiyat ağı kurduk.
Bu sayede BRC Depolama ve Sevkiyat Standardını son noktaya kadar takip edebiliyor ve ürünlerimizin sorunsuz bir şekilde müşterilerimizle buluşmasını sağlayabiliyoruz.
-2019’un ikinci yarısındayız. İlk yarıyı nasıl geçirdiniz? Kalan dört aya nasıl bakıyorsunuz?
2015 yılında yatırımcı Mark Mobius’un kurucusu olduğu Franklin Templeton Fonu’nun özel sermaye kolu Darby, Koza Gıda’ya ortak olmuştur. Bu yatırımla birlikte üç yılda 3 kat büyüyerek Koza Gıda sektörde her geçen gün daha da güçlenmektedir.
