Gıda 2000 Dergisi

Beyni zinde tutacak öneriler

Beyin gelişiminin belli bir yaştan sonra durduğu düşüncesi yerini “vücudumuzun amiral gemisinin sürekli geliştiği” bilgisine bıraktı. Nöronların (beyin hücresi) kendini yenileyemediği savını geçersiz kılan araştırmalar beyin hücrelerinin kendisini yaşamın her döneminde yenileyebildiğini gösteriyor.

Nörogenesiz adı verilen bu özellik 80’li yaşlara kadar sürüyor. “Beynimizi korumaya başlamak için asla çok erken veya çok geç değildir” diyen Acıbadem Ankara Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Esra Mıhçıoğlu “Onlarca yıllık araştırmalar, kalp sağlığımızı koruyan egzersiz, beslenme ile yüksek tansiyon, diyabet ve kolesterol seviyelerini dengede tutma gibi yöntemlerin beyin sağlığı için çok önemli olduğunu gösteriyor. Orta yaşlardaki obezite, ileri yaşlarda alzheimer hastalığı için bir risk faktörü olabilir ancak yaşlılıktaki kilo kaybı, bu hastalık için daha büyük bir risk nedeni olabiliyor. Aynı şey yüksek tansiyon da orta yaşlarda alzheimer hastalığı için daha riskini artırırken daha sonraki yıllarda etkisi o kadar olmuyor” diyor. Yaşamın her döneminde beyin sağlığını geliştirmenin mümkün olduğunu ifade eden Dr. Esra Mıhçıoğlu, çocuklukta, ergenlikte, yetişkinlikte ve yaşlılıkta yapılması gerekenleri anlattı.

Çocukluk Dönemi: Sanat ve müzik önemli

Yaşamın ilk birkaç yılının beyin hücrelerini büyütmek ve aralarında sinaps denilen bağlantıları geliştirmekle geçtiğini söyleyen Dr. Esra Mıhçıoğlu “Doğumdan 12 yaşa kadar 100 milyardan fazla nöron ve 100 trilyon sinaps gelişimi olur. 2 yaşındaki bir çocuk, bir yetişkinin yaklaşık iki katı kadar sinapsa sahiptir. Bu da çocukların dil ve müzik gibi yeni beceriler edinmede neden bu kadar hızlı olduklarını açıklar” dedi. Çocuklarının beyin sağlığını önemseyen anne babalara çeşitli önerilerde bulunan Dr. Esra Mıhçıoğlu, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

Ergenlik dönemi: Teknolojiye dikkat

Çocukluğun ardından beyindeki gelişmeler de farklılaşıyor. Öyle ki ergenlik döneminde beynin üstünü örten korteks tabakasındaki incelme ile sinir hücrelerinin üzerini kaplayan ve etkili iletimi sağlayan myelin kılıf düzeyinin artması sayesinde beyindeki bağlantılar da güçleniyor. Ergenliğin, beyin gelişimi için en önemli ancak bir o kadar da riskli bir dönem olduğuna dikkat çeken Dr. Esra Mıhçıoğlu, şu önerilerde bulundu:

Yetişkinlik dönemi: Stresle baş etmeyi öğrenin

Yetişkinlikte yani 20-39 yaşlar arasında beynin farklı alanları birbiri ile daha da bağlantılı hale geliyor. Böylece duygusal dürtüler için kontrol ve denge sistemi oluşuyor. Bu dönemde aksonların (sinir lifi, nöronun elektriksel uyarıları taşıyan ince, uzun çıkıntısı) çevresinde daha fazla miyelin geliştiğini ve beynin tamamındaki iletişimin hızlandığını anlatan Dr. Esra Mıhçıoğu, yetişkinlikte dikkat edilecek noktalar hakkında şu bilgileri verdi:

Orta yaş dönemi: Sağlığınızı koruyun

Orta yaşta ortaya çıkan obezite, yüksek kolesterol, yüksek tansiyon ve diyabetin beyin sağlığını da etkilediğine dikkat çeken Dr. Esra Mıhçıoğlu, 40-64 yaş dönemine özel şu uyarılardı bulundu:

Yaşlılık dönemi: Sosyal ve zihinsel olarak aktif kalın

65 yaşından sonra beyinde bazı değişiklikler kaçınılmaz oluyor. Ancak ne kadar çok vücudunuzu sağlıklı tutarsanız ve beyninizin farklı bölümlerine meydan okursanız, iyi çalışmasını da o kadar desteklersiniz. Beynin aktif ve dinç tutulmasıyla şiddetli bilişsel kayıpların 5 yıl ötelenebildiğini kaydeden Dr. Esra Mıhçıoğlu, “Bu yaş grubunda alzheimer hastalığı ve diğer demans türleri ile inme için risk artar. 65 yaşın üzerindeki dokuz kişiden biri alzheimer hastalığına yakalanır ve 85 yaşına gelindiğinde bu risk üçte bir olur. Vücudunuz zayıfladıkça düşme riskiniz artar, bu da beyin sağlığını tehlikeye atabilir” diye uyarıyor. Dr. Esra Mıhçıoğlu’nun bu döneme özel diğer uyarıları şöyle:

Exit mobile version