Bu çok özel televizyon programında ABD Başkanı Barack Obama, Beyaz Saray’da ağırladığı BBC’nin simge isimlerinden, yayıncı ve doğa araştırmacısı Sir David Attenborough ile söyleşiyor.
Samimi bir hava içinde geçen görüşmede Obama ve Attenborough, gezegenimizin geleceğini, doğaya olan tutkularını ve onu korumak için neler yapılabileceğini konuştu.
Mayıs ayında, Sir David Attenborough’nın 89. doğum gününde kaydedilen program, 29 Haziran Pazartesi günü, saat 00:30’da (TSİ) BBC Earth’te yayınlanacak.
Program, ABD’de, BBC’nin ABD’de yayınladığı en önemli doğa tarihi yapımlarını ekrana getirdiği BBC AMERICA’da, 29 Haziran Pazar günü saat 19:30’da (TSİ); uzun versiyonu ise saat 22:00’de (TSİ) izlenebilecek.
ABD lideri, iklim değişikliği ve çevre üzerindeki etkisini konuşmak, gezegenimizi tehdit eden en büyük sorunlar hakkında Attenborough’nın fikirlerini almak için kendisiyle bir araya gelmek istedi. Obama’nın çalışmalarına hayranlık duyduğu, filmlerini izleyerek büyüdüğü Attenborough, 60 yıldır incelediği doğanın nasıl değiştiğini bizzat gözlemledi.
İzleyiciler, Obama ile Attenborough’nın benzersiz ve samimi sohbetine tanıklık edecek. ABD Başkanı Obama, küresel ısınmayla mücadele etmek için attığı adımlardan ve çevreyle ilgili sorunların yanı sıra Afrika’ya uzanan köklerinden ve Hawaii ile Endonezya’da geçen çocukluğunun nasıl içinde doğa sevgisi yeşerttiğinden bahsediyor. David Attenborough ise uzun kariyeri boyunca yaşadıklarını, Büyük Set Resifi’ndeki (Great Barrier Reef) rekor dalışını ve nüfus artışı, iklim değişikli ile yenilenebilir enerji gibi hayati önem taşıyan konularda neler yapılması gerektiğini anlatıyor.
“Gerektiği kadar hızlı hareket etmiyoruz”
“Uzun zamandır çalışmalarınızı hayranlıkla izliyorum… Hem iyi bir eğitmen hem iyi bir doğa araştırmacısısınız.” Obama sözlerini şöyle sürdürüyor: “Gerektiği kadar hızlı hareket etmiyoruz. Ve sizin programlarınızı izleyerek ve tüm çalışmalarınızdan öğrendim kadarıyla, tüm ekosistemler birbirine bağlı. Tüm ülkeler yanlış şekilde hareket ederken tek bir ülkenin doğru hareket etmesiyle sorunun üstesinden gelmemiz mümkün değil; global bir çözüm geliştirmemiz gerekiyor.” “Tüm dünyanın işbirliği yapmasına bağlı olan global trendler görüyoruz ve maalesef küresel ısınma konusunda olması gerektiği kadar büyük bir gelişme kaydetmedik.”
“Doğanın mirasımızın bir parçası olduğunu anlamamız gerekiyor”
“89. doğum günümde büyük bir sürpriz yaşadım, çünkü kendimi daha önce hiç gelmediğim bir yerde buldum… ABD Başkanı Barack Obama’yı Beyaz Saray’da ziyaret ettim. Başkan Obama güler yüzlü, misafirperver ve içten.” “Yenilenebilir kaynaklardan enerji üretebilmek ve depolayabilmek için yollar bulacağımızdan, petrol ve kömürün sebep olduğu sorunlardan kurtulacağımıza eminim, çünkü ekonomik açıdan başka yöntemler kullanmak isteyeceğiz. Eğer bunu başarabilirsek, Dünya’nın problemlerini çözme yönünde büyük bir adım atmış olacağız.” “Doğanın mirasımızın bir parçası olduğunu anlamamız ve sezgisel olarak kavramamız gerekiyor. Bu, sahip olduğumuz yegane gezegen ve onu korumamız gerekiyor. İnsanlar da bunun farkında, en derinlerde bir yerlerinde, içgüdüsel olarak hissediyorlar. Sonuçta hepimiz mutlu olduğumuzda veya üzüldüğümüzde kendimizi doğanın kollarına bırakma ihtiyacı duyuyoruz.”
“Olağanüstü bir deneyim”
“İki karizmatik lideri birlikte görmek, yeryüzünün en büyük sorunlarını konuşurken dinlemek olağanüstü bir deneyim. Başkan Obama ve Attenborough’nın Beyaz Saray’da çekilmiş kamera arkası görüntülerini de içeren bu çok özel yapım, ikilinin ele aldıkları önemli konuların çerçevesini çiziyor. Daha önce yayınlanmamış görüntüler ile Yeryüzünde Yaşam, Mavi Gezegen ve Galapagos gibi, Attenborough’nın en önemli belgesellerinden unutulmaz sahneler içeriyor.”
BBC One Denetçisi (Controller) Charlotte Moore ve Doğal Tarihve Özel Belgesel Formatları Dairesi Başkanı Tom McDonald’ın talebi üzerine hazırlanan programın yapımcısı Atlantic Productions adına Anthony Geffen. BBC Worldwide’ın global dağıtımcısı olduğu özel program, Türkiye, Kuzey ülkeleri, Polonya, Macaristan ve Romanya’da BBC Earth markası altında yayın yapan kanallar dahil, dünya genelinde 4 kıtada, 50 ülkeye satıldı.
