Anamed’in ürünleri genel olarak laboratuvar altyapısının olduğu her alanda kullanılıyor. Kuruluş bu gruplamayı sektörel olarak; Gıda ve Yem sanayi, İlaç ve Kimya Sanayi, Yaşam Bilimleri ve Çevre Teknolojileri olarak yapıyor. Anamed & Analitik Grup Gıda Teknolojileri Bölümü Yüksek Gıda Mühendisi Erkan Mankan, Gıda 2000’in sorularını yanıtladı.
-Sayın Mankan, Anamed’i ve faaliyet alanlarınızı okuyucularımıza tanıtır mısınız?
1975 yılında itibaren uzman tecrübeli teknik kadrosu, donanımı ve referansları ile şirketimiz Türkiye tek temsilcisi olarak çalıştığı dünyanın önde gelen üreticilerinin kalite kontrol, araştırma ve geliştirme cihazlarının; satışını ve satış sonrası hizmetlerini vermektedir.
Grubumuzun ilkesi, iş ortağı olduğu üretici firmalarla, araştırma geliştirme ve kalite kontrol projelerinde, yatırımlarında kullanıcılara mümkün olan en kaliteli ürünleri en gelişmiş teknolojilerle sağlamaktır. Üretim ve kalite sorunlarına laboratuvar ölçekli çözüm bulmak, bilgilendirme ve eğitim seminerlerini düzenlemek, cihazların koruyucu önleyici bakım ve onarım hizmetlerini veriyoruz.
30 yıldan fazla süredir gelişen stadartlara uygun olarak artan sayıda kalibrasyon&validasyon belgelendirmelerini yapıyoruz. Bugünün ve geleceğin başarısı için yeni çözümler üretmeye çalışıyoruz. Bu bilinçle kalite standardlarımızı ISO 9001/2015e yükseltmiş durumdayız. Düzenli yaptığımız iç ve dış tetkikler ile mutlak müşteri memnuniyetini hedef alıyoruz.
Grup hizmetlerimizi İstanbul, Ankara ve İzmir ve Adana ofislerinden direkt olarak, Türkiye genelinde ise 15 yetkili bayimiz ile veriyoruz.
-Hangi markaların temsilciliğini yapıyorsunuz? Ürün portföyünüz hakkında bilgi verir isiniz?
Sektörde yaşanan gelişmelere paralel olarak etkin bir şekilde laboratuvar ve pilot/küçük ölçekli üretim alanlarında, Türkiye temsilcisi bulunduğu Elga Lab Water, Pall, Thermofisher Scientific HAAKE, Büchi Labortechnik, Milestone, Büchiglassuster, Integra, Sotax, Endecotts, Brabender, Bruins, Bellingham&Stanley, Microfluidics, Phoenix, PSS, Gabo, Extrasolutions firmalarının ürünleri ile destek olmakta ve hizmet vermektedir.
-Ürünleriniz hangi sektörlerde kullanılıyor? Gıda sektöründe kullanılan ürünlerle ilgili neler söyleyebilirsiniz?
Ürünlerimiz genel olarak laboratuvar altyapısının olduğu her alanda kullanılıyor. Bizler bu gruplamayı sektörel olarak, Gıda ve Yem sanayi, İlaç ve Kimya Sanayi, Yaşam Bilimleri ve Çevre Teknolojileri olarak yapıyoruz. Cihaz gruplarını temel kalite kontrol ve Ar-Ge/yeni formülasyon geliştirme cihazları olarak iki grupta topluyoruz.
Gıda sanayinde özellikle değirmencilik ve fırıncılık endüstrisinde öne çıkan markamız Brabender’dir. Uluslararası platformda bir standardı temsil eden, ICC gibi önemli kuruluşlar tarafından onaylanmış bir marka olan Brabender, numune hazırlama, kalite kontrol ve Ar-Ge için geniş ürün yelpazesi sunmaktadır.
Büchi firması ise ağırlıklı yaş kimya analizlerinden, protein, yağ, nem, kül gibi temel besin analizlerinde destek sağlamaktadır. Çikolata sektöründe uluslararası platformlarda kabul görmüş ve Türkiye’de de yaygın kullanımı olan HAAKE markasının temsilciliğini yapıyoruz. Bu markanın ürünleri arasında reometre ve viskozimetre grupları vardır. Elga firması ise laboratuvar analizleri için gerekli olan saf su ve ultra saf suyu sağlamaktadır. Bunun yanında Milestone firmasının kül analizi ve doğal ekstraksiyon üniteleri vardır. Şeker endüstrisine yönelik refraktometre ve polarimetre cihazlarımız vardır. Pall firması ürünleri ile de gıda ve sularda mikrobiyolojik analizlerini gerçekleştiriyoruz ayrıca laboratuvar, pilot ve üretim tipi filtrasyon çözümlerimiz bulunmaktadır.
Dijitalleşme ve otomasyon çözümlerini gıda sanayine aktarmak için yoğun çaba sarfediyoruz. Genel olarak entegre süreçlerini hızlıca tamamlamaya çalışan gıda sektörünün gelecek vizyonu kesinlikle dijitalleşme ve otomasyon çözümleri olmalıdır. Bu bağlamda Kalite&Kontrol ve Ar&Ge laboratuvarlarına bu sistemleri kazandırmaya çalışıyoruz. İş sağlığı ve güvenliği konusunda da ilerlemeler kaydediyoruz. Yaş kimya laboratuvarlarında daha az çözücü kullanarak, analiz metotlarını daha az insan teması olacak şekilde iyileştirmeye çalışıyoruz.
-2018’in ilk yarısını tamamladık. Bu dönemi nasıl geçirdiniz, ikinci yarıya nasıl bakıyorsunuz? Hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?
Teknoloji servis hizmeti sağlayan Anamed&Analitik Grup uzun yıllardır stratejilerini Ar-Ge ekipmanlarına ve özellikle KOBİ’lerin Ar-Ge faaliyetlerini destekleyecek pilot tip hatta küçük ölçek üretim sistemleri üzerine kaydırmıştır. Teknik bilgi altyapısına çok önem veren Anamed&Analitik Grup faaliyetlerine kolaylıkla yön vermiştir. KOBİ’lerin daha girişimci bir vizyonla, araştırma faaliyetlerini yönlendirmesini teşvik etmekteyiz.
2018 yılının ilk yarısında önemli projelerimizi satışa dönüştürdük. Devlet sektöründeki projelerimize ağırlık verdik. Ancak belirsiz kur dengeleri ve diğer dış etkenler maalesef hedeflerimizi olumsuz etkilemektedir.
Teşvik kapsamında başvurulan proje sayısı da her geçen gün artmaktadır. Yurtiçi kaynaklı destekler ve yurtdışı kaynaklı fonların etkin kullanımı ile 2018 yılını stabil bir şekilde kapatacağımıza inanıyoruz.
-Sektörde yaşadığınız sorunlar ve çözüm önerileriniz nelerdir?
Üzülerek belirtmek isteriz ki maddi kaynakları yetersiz, odak noktaları dağınık, yaygın etkisi düşük Ar-Ge faaliyetleri içerisindeyiz. Buna karşın bilgi seviyesi yüksek, teknolojik altyapısı bakımından bölgesel olarak üstünlükleri olan, kaliteli akademik çevreleri ve ucuz işgücü ile artı değerleri olan bir sektörel yapılanmamız var. Doğru yol haritaları önderliğinde ve üretim tabanlı Ar-Ge faaliyetlerinin gelişmesi, her yıl daha azalan bir farkla, gelişmiş ülkelerdeki seviyeleri yakalamamıza olanak sağlayacaktır.
İthalatımızda mal maliyetlerini direk etkileyen yüksek taşıma ücretleri, ilave gümrük vergileri alım gücünü düşürmektedir. Bu tür zorluklar özellikle teknoloji ve bilgi hizmeti sunan firmalar için ciddi kayıplar oluşturmaktadır. Bu kayıbın ekonomik boyutu önemli olduğu kadar zaman boyutuda önemlidir. Bu kayıplar firmaları stoklu çalışmaya itmiş ve ithalat süreçlerini dönemsel aralıklarla gerçekleştirmesini sağlamıştır. Bu da rekabetin her geçen gün zorlaştığı pazar koşullarında ciddi maliyetler oluşturmaktadır. Bu süreçte yaşanan kur farklılıklarıda stabil finansal yönetimini zorlaştırmaktadır.
İhale süreçlerinde yaşanan evrak karmaşası özellikle iyileşmesini istediğimiz alanlardır. E-devlet uygulamasının bu evrak karmaşasından bizleri kurtaracağı inancındayız. E-devlet uygulamalarının tümünü destekliyoruz.
Ayrıca Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın özellikle teknoloji grubu cihazlarında merkezi kodlandırma yapısına geçmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu tür bilgilerin yetersiz ve hatta şeffaf olmaması da düşündürücüdür. Bu tür bilgilerin kesinlikle izlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Böylelikle “Türkiye Gerçeğine” bakış açısı daha somut verilere dayandırılacaktır.
-Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Anamed&Analitik Grup olarak bu önemli sürecin bir parçası olduğumuz için gururluyuz. Bugünün ve yarının Türkiyesi için elimizden gelenin fazlasını yapma bilinci içindeyiz.
