Güney Süt Yönetim Kurulu Üyesi Vedat Öder: “Her firmanın ticari hafızası olması gerekir”

gıda 2000 dergisi

30 yıldır süt sektörünün büyük firmaları arasında yer alan Güney Süt Sanayi A.Ş., 2014 yılı içinde yeni yatırım çalışmaları başlattı. Akdeniz Bölgesi okul sütü üretim ve dağıtım ihalesini kazanan Güney Süt’ün Yönetim Kurulu Üyesi Vedat Öder, Okul Sütü, Güney Süt ve süt sektörü hakkındaki görüşlerini açıkladı..

“Türkiye’de gıda ürünleri içerisinde önemli bir yer tutan süt ve süt ürünleri üretimi, son derece hassas ve itina ile yapılması gereken bir üretim alanıdır” diyen Güney Süt Yönetim Kurulu Üyesi Vedat Öder, sütün içerdiği çok çeşitli besin maddelerinden dolayı, tüm memeli canlılarda organizmanın gereksinimlerini karşılayabilen kutsal bir besin olduğu için meşakkatinin de bu değeriyle orantılı olarak fazla olduğunun altını çiziyor ve ekliyor: “Biz Güney Süt olarak, hammadde tedarikinden üretime, üretimden nakliyeye, nakliyeden pazarlamaya yani üretimden sofraya kadar, halkımızın gıda ürünlerindeki duyarlılıklarını da dikkate alarak bu meşakkati bol, değeri bol olan süt ve süt ürünlerinin 30 yıldır, standartlara uygun olarak üretimini yapıyoruz. Anamur’dan Kars’a kadar olan bölgenin en büyük süt üreticisi durumundayız. Günlük 600 ton üretim kapasitesiyle halkımıza hizmet veriyoruz.”

Vedat Öder, Güney Süt olarak geçmiş yıllarda olduğu gibi, bu yılda yeni yatırımlarla sektöre dinamizm getireceklerine inandıklarını söylüyor: “Bu bağlamda, 2014 yılında yaklaşık 3-4 milyon TL’lik bir yatırım planlıyoruz. Uht sütten peynire, meyve suyundan ayrana kadar, entegre fabrikamızda 10 değişik kategoride gıda ürünleri üretiyoruz. 2013 Ekim ayında Uht süt hattımıza prizma ambalaj hattı ekleyerek, ürün gamımızı daha da genişlettik. Ayrıca 2013 yılında 3 yeni ürünle de sektörün dinamizmini artırdık. 2014 yılında da yapacağımız yeni yatırımlarla da pazar payımızı gerek bölgemizde gerekse ulusal bazda artıracağımıza inanıyoruz.”

Türkiye’de her firmanın ticari hafızası olması gerektiğini söyleyen Öder, “Geçmişte sektörün nasıl bir yapıda olduğunu, hangi değişimlere uğrayarak bu günlere geldiğini ve hedeflerinin ne olduğunu bilmek gerekir. Sektörde kalite anlamında ortak bir dil ve standart ifadeleriniz olmalı, halkımıza en iyisini üretmeli ve beğenisine sunmalıyız” diyor.

 “Sektör olumlu değişim içerisinde”

Öder, sektörlerinin olumlu bir değişim içerisinde olduğuna dikkat çekiyor: “Tüketicilerimiz daha da bilinçli, artık raflarda hangi ürünün hangi kalitede olduğuna daha fazla dikkat ediliyor. Tarım Bakanlığımızın ve ilgili sektör kurumlarımızın önderliğinde, halkımıza süt ürünlerinin, tüketim bilinci arttırılıyor. Bizde bu tüketim bilinciyle, Güney Süt ailesi olarak 30 yıldır, tüketicilerimizin beğenisine layık olmak için var gücümüzle çalışıyoruz”.

Vedat Okul Sütü Programı ile ilgili de şöyle konuşuyor: “Bu yıl 3. kez uygulanan Okul Sütü Programı kapsamında 10 Şubat Pazartesi gününden itibaren yaklaşık, 6,5 milyon öğrenciye, okul dönemi sonuna kadar haftanın üç günü süt dağıtılacak. Biz de bu projenin Akdeniz Bölgesi kısmında yer aldık. Bu sayede, geleceğimizin teminatı evlatlarımıza ‘Sağlığın doğal yönü’ olan sütü sunmanın keyfini yaşıyoruz.

Bu proje ile geleceğimizin teminatı, ilköğretim çağındaki öğrencilerimize, süt tüketimi ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazandırıp, dengeli beslenmelerine katkıda bulunarak zihinsel ve fiziksel gelişimlerinin artırılması hedeflenmiş, ayrıca, uzun vadede ülkemiz süt tüketiminin artırılarak, süt üreticilerimize de destek olunması amaçlanmıştır. Dolayısıyla, bu projeyi herkesin desteklemesi, ülkemiz yararına olacaktır.

Program kapsamında ana sınıfı ve ilkokullardaki 6 milyon 330 bin 215 öğrenciye, Türk Gıda Kodeksi’ne uygun ambalajlı, 200 mililitre, sade, yağlı, UHT, kutu sütler, Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri olmak üzere haftanın 3 günü dağıtılacak. Biz de Akdeniz bölgesinde yaklaşık 36.000.000 paket süt dağıtacağız.

Bu projeyi çok önemsiyoruz, bu sebeple projenin bölgemizdeki ayağının aksamaması için gerek personel, gerek makine, gerekse araç yatırımları yaptık. Bölgemizdeki ilgili kamu kuruluşlarımızın da katkılarıyla, okul dönemi sonuna kadar, bu projeyi sağlıklı bir şekilde yürüteceğimize inanıyoruz”.