Oca 24, 2019 Araştırma, Makale
Avrupa Meyve Suyu Birliği (AIJN) 2017 yılı için Avrupa Birliği çerçevesinde Meyve suyu (% 100) ve Nektar (% 25-99) kategorilerinde Türkiye dahil 31 ülkenin tüketimlerini inceleyen bir rapor yayınlamıştır. Bu rapor gerek AB ve gerekse ülkeler bazında sektörün bugünün değerlendirilerek yarının yol haritasının çıkarılmasında önemli ipuçlarını vermektedir. Çalışma meyve suyu ve nektar kategorilerini içermekte, meyveli içecek ve aromalı içecek kategorilerini içermemektedir.
Otuz bir ülke dikkate alındığında 2012 yılından 2016 yılına kadar meyve suyu ve nektar üretimlerinde düşüş görülmektedir. Son beş yılda meyve suyu kategorisinde % 10,97, nektar kategorisinde ise % 8,81 olup, toplamda % 10,22 olarak gerçekleşmiştir. İncelenen ülkelerde meyve suyu kategorisinde özel marka ile markalı ürünlerin üretimi miktarsal olarak yarı yarıya yer almaktadır. Bu durum ise nektarlarda özel markalı ürünler toplam üretimin % 40 düzeyindeki rakamını korumuştur. Buna karşılık ise meyve suyu kategorisinde kısa raf ömürlü ve NFC ürünlerde artış görülmektedir (Tablo 1).
Tüketimlerine göre AB içinde Almanya 2.361, Fransa 1,415, Birleşik Krallık 1,16 ilk üç sırayı almaktadır. AB içinde toplam 7.158 milyon litre üretimde kişi başına en yüksek tüketimler Malta, Almanya ve Norveç’tir. Meyve suyu ve nektar kategorilerinde AB içinde kişi başına tüketim 11,3 litre olup Türkiye dahil yedi ülke bu değerin altında tüketim yapmaktadır (Tablo 2). Kişi başına tüketimler dikkate alındığında en yüksek değer Kuzey Amerika’da 24,8 litre olarak görülmektedir. Kuzey Amerika’yı Batı Avrupa (19,5), AB 28 (18,2), Doğu Avrupa (10,8), Latin Amerika (5,8), Afrika & Orta-Doğu (3.6), Asya-Pasifik (2,1) takip etmektedir.
Dünya genelinde 35.963 milyon litre olan tüketimin en yüksek miktarı Kuzey Amerika’da 8.943 milyon litre olarak görülmektedir. Kuzey Amerika’yı Batı Avrupa (8.208), Asya-Pasifik (7.683), Doğu Avrupa (4.250), Afrika & Orta-Doğu (3.457) Latin Amerika (3,422) olarak takip etmektedir. AB 28 ise 9.299 milyon litre olarak önemli bir pazar oluşturmaktadır.
Meyve suyu kategorisinde ülkeler bazında 2015 ve 2016 yılları karşılaştırıldığında Macaristan (% 7,80), Çek Cumhuriyeti (% 6,90) ve Polonya’da (% 5,70) görülmektedir. Buna karşılık Lüksemburg (% 9,40), Belçika (% 9,30) ve İrlanda’da (% 7,40) en büyük düşüşler gözlenmektedir. Otuz bir ülke ortalaması dikkate alındığında sektörün 2015-2016 yılları değişim çok küçük bir düşüşle (% -0,009) stabil bir yapı gösterdiği görülmektedir. Türkiye ise % -0,50 ile düşüş göstermiştir yani bu kategoride pazar daralmıştır.
Meyve suyu kategorisinde ise ülkeler bazında 2015 ve 2016 yılları karşılaştırıldığında Türkiye (% 19,10), Macaristan (% 8,40) ve Polonya’da (% 7,90) görülmektedir. Buna karşılık İtalya (-% 11,50), Belçika (% -8,86) ve Lüksemburg’da (% -8,70) en büyük düşüşler gözlenmektedir. Otuz bir ülke ortalaması dikkate alındığında sektörün 2015-2016 yılları değişim çok küçük bir düşüşle (% -0,37) stabil bir yapı gösterdiği görülmektedir. Türkiye ise % -19,10 ile ilk sırada yer alarak önemli bir artış göstermiştir yani bu kategoride pazar büyümüştür. Ancak, Türkiye açısından bu rakamı değerlendirirken diğer kategorilerin arasında meyve suyu (% 100) kategorisinin tüketiminin ülkemizdeki düşük rakamının dikkate alınması gereklidir.
Nektar kategorisinde ise ülkeler bazında 2015 ve 2016 yılları karşılaştırıldığında İspanya (% 10,90), Macaristan (% 7,40) ve Çek Cumhuriyeti (% 6,80) görülmektedir. Buna karşılık Lüksemburg (% -12,30), Estonya (-% 11,40) ve Belçika’da (% -11,10) en büyük düşüşler gözlenmektedir. Otuz bir ülke ortalaması dikkate alındığında sektörün 2015-2016 yılları değişimde düşüş (% -2,74) görülmektedir. Türkiye ise % -3,20 oranında düşüş görülmüştür.
AB düzeyinde nüfus yaşlanmaktadır. Yaşlı nüfus, asitliği ve şeker içeriği düşük ürünlere yönlenmektedir. Ayrıca, küresel düzeyde incelendiğinde AB ve Kuzey Amerika gıda ve içecek pazarına en çok rafa yeni ürün koyan bölgelerdir. Özellikle düşük meyve suyu içeriği olan ürünlerde meyve suyu ve nektar kategorilerine göre daha çok inovasyon şansının olması alt segmentlerde farklı ve yeni ürünlerin pazara sunum çeşitliliğini artırmaktadır. Bunun yanı sıra küresel ekonomik krizler tüketicilerin alım gücünü de etkilemektedir. İster istemez alım gücü yüksek olan bu ülkelerde düşük meyve suyu içeren ürünlere yönlenmektedir.
Türk meyve suyu sektöründe meyve suyu, nektar, meyveli ve aromalı içecek toplamında kişi başına tüketim 16 litre düzeyindedir. Ancak, bu tüketimin küçük bir oranı meyve suyu segmentindedir. Bu çerçevede, tüketicilerden gelen talep çerçevesinde sektör düşük meyve içeren ürünlere yönelim göstermektedir. AB ülkeleri içinde kişi başına tüketimde alt sıralarda yer almamız daha sektörün gidecek yolunun olduğu görünümünü vermektedir. Özellikle son yıllarda sektöre yönelik anti propaganda söylemleri, sektörde sıkıntı yaratmaktadır Beslenme açısından çok önemli olan meyve sularının bu sıkıntıları aşması ve tüketimin artırılması için ancak bu söylemlere karşı doğru ve bilgilendirici tanıtım ve inovatif ürünler ile olabileceği aşikârdır.
Ara 10, 2019 0
Ara 10, 2019 0
Ara 10, 2019 0
Ara 06, 2019 0
Ara 06, 2019 0